Derince Masaj Salonu Masöz Dilek
Derince Masaj Salonu
Dünya’nın çektiği çileyi politik bir oyun hâline getirmesinden nefret ediyordu. Fakat eğer onun kuklası hâline geleceğini sanıyorsa, kraliçe çok yanılıyordu. Becerebildiği kadar uzun süre boyunca ve her bahaneyi kullanarak onu reddedecek ve bu sırada Prenses Selene’yi bulacaktı. Dr. Erland, antidotu kopyalayabilirdi. Eğer uygun bir bahane uydurabilirse, baloda kraliçeyle dans etmeyi bile düşünmüyordu -diplomasinin canı cehenneme. Baloyu düşünmek, birden Kai’nin başındaki fırtına bulutlarını dağıtıverdi. Bir gaslınü açarak androidine baktı. “kendi öfkesini bastırmak için ne kadar zorlandığını merak etti. “elbette. Ayrıca majesteleri kraliçe de belki bahçelerde bir tura çıkmak ister?” Derince Masaj Salonu
Derince Masaj Salonu
“Mekanik ustası niye seninle gelmedi?” “Gelmişti,” dedi Nainsi. “Onu sarayın haricinde bıraktım. Resmi bir geçiş izni olmadan içeri girmesine izin vermediler.” “Sarayın dışında mı? Hâlâ orada mı bekliyor?” “Öyle sanıyorum majesteleri.” Kai cebindeki antidot tüpünü sıktı. “Sana balo konusunda bir şeyler söylemiş olabilir mi? örneğin fikrini değiştirmiş olması benzer biçimde?” “Herhangi bir balodan bahsetmedi.” “anlamış oldum, peki.” Yutkunarak ellerini cebinden çıkardı ve avuçlarını pantolonunun yanlarına sildi. İçine hapsettiği öfkenin kendisini ter içinde bıraktığını fark etmişti. “Dur..Derince Masaj Salonu. Ne?” Cinder’ın bakışları endişeyle, Ay Kraliçesinin az önce durduğu balkona gitti. “Majesteleri Prens sizinle konuşmak istiyor.”
“gerçekten fikrini değiştirmiş olmasını temenni ediyorum.” Yirmi Dört BÖLÜM CİNDER SARAYI ÇEVRELEYEN DUVARIN DİBİNE çöktü. Taşların soğukluğu, tişörtünün üzerinden içine işliyordu. Kalabalık dağılmış, geriye yalnız ezilmiş pankartlardan bir hatıra bırakmıştı. Muhafızlar bile avluyu terk etmişlerdi fakat demir kapı hâlâ kilitliydi. Cinder’ın başının üstünde iki gargoyl heykeli duruyordu ve yaydıkları manyetik dalgalar, kızın kulaklarını uğuldatıyordu.Derince Masaj Salonu Eli nihayetinde titremeyi bırakmıştı. Görüşünde beliren uyarı işaretleri de kaybolmuştu. Fakat kafa karışıklığı her zamankinden de yoğun hâlde devam ediyordu. O bir Aycıydı. Peki. Nadir görünen bir Aycıydı. Başkalarının duygu ve düşünceleri üzerine hâkimiyet kurma yeteneğinden yoksun, bununla birlikte bu güce karşı bağışıklığı olan bir içi boştu. Ona da peki. Ama o süre Levana’nın göz boyaması, niçin herkes şeklinde onu da etkilemişti?
Son yorumlar